Konya’da gürültü çıkaran motosikletler toplanıyormuş. Geç bile kalmışlar. Hele şu bisiklet sınıfına giren mopetler yok mu? Kırsal alanda eşek niyetine, şehirlerde ise trafik anarşisi yaratılmak için kullanılan bu motosikletlerde eksoz susturucularının çıkarılmasının nedenini anlayamıyorum.
Kimileri daha çok hız yapsın diye çıkarıyorlar. Oysa bu motosikletlere takılan eksozlar çok detaylı araştırmaların sonucudur.Susturucuyu sökmek hızı arttırmaz. Yalnızca çıkardığı gürültüyü arttırır. Bir de motor daha rahat çalışsın diye söküyor. Bu da yanlış. Hava soğutmalı motorlarda şişmenin, yani piston sıkışmasının tek nedeni avans ayarının yüksek tutulmasıdır. Düzgün sente ayarı yapılmış bir motosiklette yazın en sıcak günlerinde bile sıkışma olmaz.
İlk sıfır motosikleti 1967 yılında almıştım. On dört beygir gücünde, 250 CC lik Jawa marka bir motosiklet. Yaklaşık beş kilometre gittiğimde motor sıkışıyor. Servise götürdüm. Sağına soluna baktılar. Tamam düzeldi dediler. Bırakınız düzelmeyi, daha beter oldu. Motosiklet ile verilen kitapçığı açıp sente ayarları bölümüne baktım.
Üst ölü noktaya 0,5 santim kala platin kapanacak ve platin aralığı 0,4 mm olacak diye yazıyor. Bujiyi söküp silindirin içine tornavida soktum. O da nesi. Ateşleme üst ölü noktaya iki santim kala oluyor. Platini gevşetip gerektiği şekilde senteyi ve platin aralığını ayarladım. Bujiyi takıp marş pedalına bastığımda motor hiç zorlanmadan çalıştı. Oysa daha önce çok zor çalıştığı gibi marş pedalı geri tepiyordu. Bu ayardan sonra şişme olayıyla hiç karşılaşmadım.
Servisin ısrarıyla susturucularını söktüm. Muğla’dan Menemen’e gitmek için yola çıktım. İzmir’e otuz kilometre kala, ana depoda benzin bitti. Yedek depoya alarak yoluma devam ettim. İlk Petrol Ofisine girerek depoyu fulladım. Muğla’ya geri döndüğümde ilk işim susturucuları yerine takmak oldu. Zira susturucuları çıkarmak benzin sarfiyatını en az yüzde elli arttırmıştı.
Daha sonra aldığım motosikletlerin hiç birinin susturucusunu çıkarmadım. Motosikletlerinde susturucu söktürenler şunları iyi bilsinler. Susturucu sökmenin motosiklete hiçbir yararı olmaz. Aksine benzin masrafını arttırmaktan ve çevreyi gürültüye boğmaktan başka hiçbir yararı olmaz.
Foça’da otururken Menemen’deki arazilerime daha rahat ve daha az masrafla gidip gelmek için bir Rus motosikleti almıştım. Evim iki turistik pansiyonun arasında. Sabah çalıştırdığımda ortalığı ayağa kaldırıyor. Üstelik şehir içinde de gürültüsüyle çevreyi rahatsız ediyor. Kısa mesafelerde ve şehir içinde kullanmak üzere bir mobilet (Motobécane Mobylette) aldım. Genelde bu tür motosikletleri kullananlar kural tanımazlar takımındandırlar.
Ehliyetsiz sürücüler bu motosikletleri tercih ederler. Polislerle sürekli kovalamaca oynarlar. Bu oyunlarda oldukça başarılıdırlar. Nedeni ise polis sürücüyü kovalarken sürücünün düşmesinden korktuklarından onları yakalamakta ısrarlı olmazlar. Onlar da bu avantajı iyi kullanırlar.
Mobilet aldım. Faturasını hemen takipçiye verdim ve gerekli olan ruhsatı aldım ve plakayı taktım. Akşam serinliğinde Foça’ya döneceğim. Foça sapağında bölge trafiği yolu kesmiş. Eksiğim olmadığı için tereddütsüz yoluma devam ettim. Genç bir trafik polisi dur dedi. Durdum.
“Komiserim, bunu da ötekilerin yanına katalım mı?” dedi. Komiserin vereceği yanıtı beklemeden sordum. Neyi katacaksınız? “Ehliyetin, ruhsatın var mı?” dedi. Var dedim ve verdim. İnceledi. Tekrar komisere dönüp, “komiserim bakar mısın?” dedi. Komiser “ne var ne istiyorsun?”
“Komiserim bu adamın motosikletinde plaka var. Ehliyeti A-B sınıfı. Kaskı var. Gözlüğü bile var. Ne yapacağız bunu?” “Varsa bırak adamı gitsin.” “Nasıl olur komiserim? Bu güne kadar böylesini görmedim.” “İşte gördün. Bırak adamı gitsin” “Kusura bakma abi, beni o kadar şaşırttın ki, ne yapmam gerektiğini bilemedim.” Dedi. Genç trafik polisi şaşırmakta haklıydı. Zira benim gibi bir sürücüyle ilk defa karşılaşmıştı.
Kazalarda en büyük pay motosiklet sürücülerindedir. Ters yönde gitmekten hiç sakınmazlar. Susturucularını söküp halkı gürültüye boğup rahatsız ederler. Onlar için hiçbir trafik kuralı geçerli değildir. Mopet türlerinde ehliyet zorunlu olmadığı için de ehliyet kaptırma korkuları yok. Bisikletler bile trafikte seyreden araçlardır. Onların bile, eskiden olduğu gibi ehliyetle kullanılması gerekir.
Motosikletlerin yarattığı gürültüyü önlemenin ve trafik kurallarına uymalarının sağlanması için tek çare, ehliyet ve ruhsatlarla disiplin altına alınmalarıdır.
- Tükeniş - Haziran 24, 2016
- İnönü Krom Satmış - Haziran 24, 2016
- Konu Taksim Meydanı Olunca - Haziran 24, 2016