Bacasız Fabrika Turizm

Turizm Bacasız Fabrikaysa
Eğer turizm gerçekten bacasız fabrikaysa ki öyledir. Turizmi geliştirecek bölgeleri korumamız gerekmez mi? Ne yazık ki bu gibi yerler bazı çıkarlar uğruna feda ediliyor. Örneğin Batı Karadeniz’de turizmin en hızlı gelişmekte olduğu bölge İğneada’nın bulunduğu bölgedir. Bu günlerde İğneada’da bir termik santralın kurulması gündemde bulunmaktadır. Kurulacak olan termik santral ithal kömürle çalıştırılacağı için santralın deniz kenarında kurulması kuranlar için daha ekonomik olacaktır. Ekonomik olması için deniz kenarına kurulacak olan santralın getirisi karşısında götürüsü ne olacaktır? Bunu merak edenler gidip Muğla Yatağan’da kurulmuş olan termik santralın ne gibi zararlara neden olduğunu gözleriyle görsünler. Yatağan’ın küçük ama çok verimli ovası ile Yatağan’ın zeytinci köylerinde zeytinliklerin ne hale geldiğini gördüklerinde santralin ne denli büyük zararlara neden olduğunu göreceklerdir. Santralın ocağında yakılan kömürlerden çıkan küller gerektiği şekilde değerlendirilmediği için küllerden koca bir dağ oluşmuştur. Her rüzgar estiğinde bu kül dağından uçuşan küller ovadaki ürünlerin ve zeytin ağaçlarının yaprakları üstünde bir kül tabakası oluşturmaktadır. Bilindiği gibi yapraklar ağaçların akciğerleridir. Yapraklar kül ile kaplanınca bitkiler gereksinimi olan oksijeni alamadıkları gibi güneş enerjisinden de yeteri kadar yararlanamamaktadır. Kül dağı yüzünden üreticiler zeytinliklerinden ve ovaya diktiklerinden gerektiği gibi yararlanamadıklarından Termik santral tarafından bölge tarımcılarına ağır tazminatlar ödenmektedir. Ayrıca antik değeri çok yüksek olan tarihi Stratonika yoğun bir kül tabakası altında kalmış olduğundan turizmdeki önemini yitirmiştir. Şayet İğneada’da da termik santral kurulacak olursa Yatağan’daki sorunların aynısı İğneada’da da yaşanacaktır. Yine Muğla’da Ege’nin incisi Gökova’da kurulmuş olan termik santral turizmimize en büyük darbeyi vurmuştur.
Çevreye büyük zararlar veren tesislerin turizmin göz bebeği olacak yerlerde kurulması bir rastlantı mıdır? Akdeniz bölgesi turizmimizin göz bebeğidir. Nükleer santralın kurulacağı yer Akkuyu’dur. Üstelik Akkuyu deprem kuşağı üzerindedir. Ülkemize turist gelmesinde yüzde otuzdan fazla azalma olmasının nedeni bu nükleer santral kurulma çalışmaları olamaz mı? Türkiye ile turizmde rakip olan ülkeler bu nükleer santral konusunu çok istismar edecektir. Bütün dünyada rüzgar enerjisiyle elektrik üretimi hız kazanmışken nükleer santral için ısrarlı tutumu anlamak olası değildir. Eğer Suriye ve Irak’a elektrik satışına son verilecek olsa, kanımca eldeki olanaklarla nükleer santral kurulmasına gerek kalmaz.
Karadeniz’de Giresun’a kadar gittim ama yolum Sinop’a hiç düşmedi. Buna rağmen Sinop’un ne gibi güzelliklere sahip olduğunu görür gibiyim. Bir de konu doğal sit alanı olursa, nükleer santralın kurulmak istediği alan daha çok önem kazanmaktadır. Sinop halkı nükleer santral kurulmasına haklı olarak karşı çıkmaktadırlar. Bu konuda kurdukları dernekle mücadelelerini sürdürmektedirler. Bakınız dernek yöneticileri nükleer santral için ne diyorlar ve ne gibi çalışmalar yapıyorlar?
sinopbizim.org, kentlerinin bugününe ve geleceğine sahip çıkmak isteyen sıradan yurttaşlar tarafından 2001 yılında sanal ortamda kurulmuş bağımsız sivil bir girişimdir.
KAMPANYAMIZIN HEDEFİ, nükleer enerjiyi tamamen reddetmek, ilimiz ve ülkemiz için enerji açığını daha ucuza ve çevreye zarar vermeden, sürdürülebilir şekilde gidermenin yöntemlerinin uzun vadeli, kalıcı devlet politikalarıyla tespitini talep etmek; kısa vadede alternatif enerji uygulamalarına geçişi sağlayacak kamu duyarlılığını hükümetin gündemine sokmaktır.
Şu ana kadar imza kampanyamıza 27306 kişi destek verdi. Lütfen bildirimizi okuyun, siz de imzanızı bırakın ve destek olanlara katilin.
İğneadalıların termik santrale karşı mücadeleleri ile Giresunluların nükleer santrale karşı sürdürmekte olan mücadelelerine yürekten destek oluyorum. İnşallah sağ duyu hakim olur ve sahil boylarındaki güzellikler ve turistik değerler yok edilmez.
Özcan Nevres ozcan.nevres@gmail.com
www.ozcannevres.com

Özcan Nevres
Latest posts by Özcan Nevres (see all)
(Bugün 1, toplamda 218 kez ziyaret edildi.)

Özcan Nevres tarafından yayınlandı

15 Ağustos 1935 de Menemen’de doğdum. Esas mesleğim elektrik ve elektronik teknisyenliğidir. Gazeteciliğe 1958 yılında Ege’de yayınlanan Sabah Postası gazetesinde başladım. Hobilerim yazmak, okumak, tarihi eserler ve harabelerle ilgilenmektir.