Silivri İmar Planı

Silivri İmar Planı
Silivri’nin 5000/1 planı İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlandı ve itirazlar için askıya asıladı. Bu plana göre on yıl içinde Silivri’de dokuz yüz bin konut yapılacak ve Silivri’ye üç buçuk milyon insanın yerleşmesi sağlanacak. Bir sahil kenti olan Silivri’ye üç buçuk milyon insan yerleşince şüphesiz sahilin değeri inanılması zor bir değere ulaşacak. Bu değere değer katmak için sahilde, sahile elli metre mesafedeki tüm konutlar ve iş yerleri yıkılacak. Burada üzerinde önemle durulması gereken bir durum var. Sahildeki yıkım alanı olacak olan elli metre nereden başlıyor. Dalgaların ulaştığı son nokta mı? Yoksa kumsalın sona erdiği son nokta mı? Bu başlangıç sınırının belirlendiği hiçbir çalışma yok. Bu da ileride bir çok konut sahibinin mağdur edileceğinin göstergesidir. Bu gösterge yüzünden sahil boyunca satışa çıkarılan konut sayısında büyük bir patlama var.
5000/1 planında emlak sahiplerine yapılacak çok büyük haksızlıklar olacak. Örneğin ömrünü tamamlamış bir bina yıkılıp yerine yenisi yapılmak istenildiğinde ancak iki kat izni alabilecek. Yani mal sahibinin üç katı uçup gidecek. Bu plan büyük arsa sahiplerine çok büyük rant sağlayacaktır. Küçük arsa sahipleri bitişik komşuları ile birleştirme yapamazsa arsası elinden alınıp yerleşim alanının varoşlarında inşaat alanı gösterilirken, yani kendi arsalarına inşaat yapamazken büyük arsa sahipleri arsalarında sekiz katlı inşaat yapabilecekler. Demek oluyor ki, büyük arsa sahipleri sahilde arka planda kalanların önüne sekiz katlı bir duvar örebilecekler. Oysa gelişmiş ülkelerde göl ve deniz sahillerinde tam tersi bir uygulama vardır. Sahillerde inşaatlar tek katla başlar. Sahilden uzaklaştıkça katlar artar. Dahası sokaklar sahile dikey olarak planlanır. Yerleşim alanının tamamı göl ve deniz havasından yeterince yararlansın diye. Bu plana göre tamamen aksi olacak. Büyük arsa sahiplerinin inşa ettirecekleri sekiz katlı binalar yüzünden geri planda kalanlar nefes alamayacaklar.
Halen sahibi olduğumuz villamız için hiçbir korkumuz olmaması gerekir ama korkuyoruz. Üç buçuk milyon nüfusa ulaşmış olan bir kentin sahilleri çok değerli olacağından mülk sahipleri bir çok tuzaklar ile karşılaşa bilirler. Örneğin bulunduğumuz alana çok yakın sel koruma bölgesi var. Her ne kadar bu bölgeye uzak olduğumuz görünse de bir gün burası sel bölgesidir. Bu yüzden binanızı yıkacağız. Karşılığında size Cumhuriyet mahallesinde veya mahalle statüsü kazandırılmış köylerin birinde bir arsa veya daire vereceğiz diyeceklerdir. Zira bunu demeleri için önleri açıktır.
Şüphesiz bu yeni 5000/1 plan için itirazlar yapılacaktır. Değerli okurlarım. Bu itirazların sonucu ne olur dersiniz? Halk arasında bu gibi durumlar için yaygın olan bir söz vardır. Ananı öpen kadı. Kimi kime şikayet edeceksin. Kadı büyükşehir belediyesi olunca gel de çık işin içinden. Gerçi Silivri Belediye Başkanı Sayın Özcan Işıklar yüreğimize biraz su serpmek istedi ama söylediğinin hiçbir garantisi yok. Sahil boyunca yapılması düşünülen istimlakler için trilyonlar gerekli. Bu nedenle tasarlanılan istimlaklerin yapılması çok zor dedi. Dedi ama yandaşların çıkarları olan bir ortamda gerekli olan para bulunur ve istimlaklere başlanıla bilir.
Silivri için yapılmış olan bu 5000/1 planı Silivri’mizi bir beton yığınına dönüştürülmesine neden olacak. Oysa Silivri’mizin betonlaşmaya değil üniversiteler şehri olmaya gereksinimi var. Zira nerede bir üniversite kurulsa o bölge her yönüyle kalkınır. Kültürüyle ve ekonomisiyle. Görünen o ki tarihi geçmişi ve değeri olan bu şehir beton yığınlarına kurban edilecektir. Bu planı yapanlara sormak gerekir. Neden Silivri diye. İnşaatı tasarlanan bu dokuz yüz bin konut için daha arkalarda yeni bir Çorlu olacak şekilde tasarlanılamaz mıydı? Tasarlanılırdı ama yapılan bu plandaki gibi arzulanan rant, bu kadar büyük olamazdı.
Özcan Nevres ozcan.nevres@gmail.com
www.ozcannevres.com

Özcan Nevres
Latest posts by Özcan Nevres (see all)
(Bugün 3, toplamda 1.255 kez ziyaret edildi.)

Özcan Nevres tarafından yayınlandı

15 Ağustos 1935 de Menemen’de doğdum. Esas mesleğim elektrik ve elektronik teknisyenliğidir. Gazeteciliğe 1958 yılında Ege’de yayınlanan Sabah Postası gazetesinde başladım. Hobilerim yazmak, okumak, tarihi eserler ve harabelerle ilgilenmektir.