Emine Ülker Tarhan’ın İstifası Üzerine
Ben Menemen’de 1958 den 1966 ya kadar üç yıl gençlik kolu olmak üzere sekiz yıl ilçe yöneticiliği yaptım. İki yıl da Halkçı parti ilçe başkanlığı. Baykal’ın CHP yi barajın altında bıraktırdığı seçim öncesinde CHP ye oy vermeme kampanyası başlatılmıştı. O yıl tek kişi de kalsam oyumu CHP ye vereceğim demiştim. Hezimetten sonra Baykal’ın bir daha dönmemek üzere gideceğini ummuştum. Bu sayede Atatürk ilkelerini benimsemiş genç bir kadronun geleceğini bu sayede CHP nin iktidara yöneleceğini ummuştum ama olmadı. Baykal geri dönünce tüm umutlarım yıkıldı ve CHP den istifa ettim. Sayın Tarhan’a saldıranlar o günden bu yana CHP de ne değiştiğini bana anlata bilirler mi? Bu günkü CHP Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün CHP si mi? O günden bu yana en ehveni şer gördüğüm CHP ye kerhen de olsa oy vermeyi sürdürdüm ama yetti artık. CHP bu kafa ile asla iktidar olamaz. Sağ partilerin ardından nal toplamaya devam eder. Ecevit CHP yi iktidar yaptığında hiç dincilere taviz verdi mi? Vermedi. Kooperatifçilikle sanayi yatırımcılığıyla, köy kentler ile kalkınmayı gerçekleştireceğini söyleyerek o günkü başarıya ulaştı. Günümüzde CHP den bu tür söylemler duyan var mı? Liderlerin birbirlerine hakaretleri siyaset değildir. Bir partinin başarıya ulaşa bilmesi için seçmene sunacağı bir programı olması gerekir. Bunu yapamadığı takdirde asla inandırıcı olmaz, olamaz.
Seçime sekiz ay kaldı. Belki de çok daha az kaldı. Ekonomideki kötü gidiş yüzünden belirlenmiş olan tarih çok daha öne alına bilir. Peki, bu durumda CHP ne yapıyor? CHP iç sorunları ile uğraşmaktan başka bir şey yapmıyor. Sayın Emine Ülker Tarhan’ın istifası bile CHP yi bu aymazlıktan kurtarabileceğine benzemiyor. AKP ise seçmenleri cezp edecek bazı atılımlara hazırlanıyor. Önümüzdeki birkaç ay içinde İstanbul kanalı projesi ihaleye çıkarılırsa hiç şaşmam. Değerli okurlarım bu çılgın projeyi en çok kimler destekleyecek dersiniz? Cebi dolu, parasının hesabını bilmeyen zenginler mi? Zenginlerimiz kanal güzergâhındaki arazilerin yandaşlar tarafından çoktan paylaşıldığını bilirler. Bu nedenle bu çılgın proje onları ilgilendirmez. Bu proje en çok ayağında delik ayakkabısından başka ayakkabısı olmayanları çok daha fazla etkileyecektir. Atalarımız boşuna dememişler zenginin parası züğürdün çenesini yorar diye. O fakirler sanki o kanalın çevresinde köşkler, villalar yaptıracaklarmış gibi. Bu çılgın projenin bana ne getireceğini düşünmezler bile. Bu yüzden oylarını analarının ak sütü gibi helal ederek AKP ye vereceklerdir. İşsizlik yüzde on üçe çıkmış. İnsanlar iş bulamadıkları için çöp bidonlarından ekmek parası kazanmaya çalışıyor olmaları onların umurunda mı?
Günümüzde CHP üzerinden hesaplar yapılıyor. CHP parçalanacak mı? Sayın Emine Ülker Tarhan’ın istifası bireysel mi olacak? Yoksa peşinden başka gidenler olacak mı? Görünen köy kılavuz istemez. Başta Süheyl Batum olmak üzere daha bir çok CHP milletvekili istifa edeceklerinin sinyalini veriyor. Geçmişte CHP birkaç kez bölünmüştü. Bu bölünmeler ne bölenlere yaradı, ne de CHP ye yaradı. Bu kopmalar bile CHP yi halkın partisi durumuna gelmesine yetmedi. Geçmişte koalisyon ortağı olarak iktidar olan CHP İsmet İnönü başkanlığında hükümeti kurmuştu. İlk yaptıkları beş yıllık planlı kalkınma dönemini başlatmak olmuştu. Plansız ekonominin çıkarlarından yararlananlar beş yıllık kalkınma planlarına şiddetle karşı çıktılar. Adalet Partisinin genel başkanlığına seçilen Süleyman Demirel yoksulluk edebiyatı yaparak meydanlara inmişti. Bize plan değil, pilav gerekiyor sözünü diline pelesenk etmişti. Seçmen de pilav ile karnının doyacağını ümit ederek ilk seçimde Adalet partisini iktidara taşımıştı. Planlı kalkınma dönemini kapattırmayı başaran Süleyman Demirel hiçbir şey veremediği halkı GAP projesiyle aldatmayı başarmıştı. Bin dokuz yüz seksene doğru ekonomi iflas etmiş, Dış ülkelerdeki çalışanlara döviz yokluğu yüzünden maaşları dahi ödenemez olmuştu. O yıllarda Demirel’in şu sözleri tarihe mal olmuştur. Benzin vardı da biz mi içtik? Bana kimse sağcılar cinayet işliyor dedirtemez sözleri ile teröristleri yüreklendirmişti. Bu kötü gidişi daha da kötüleştirecek olan on iki eylül darbesi son noktayı koymuştu.
Özcan Nevres ozcan.nevres@gmail.com
- Tükeniş - Haziran 24, 2016
- İnönü Krom Satmış - Haziran 24, 2016
- Konu Taksim Meydanı Olunca - Haziran 24, 2016