Kazıklanıyor muyuz

Kazıklanıyor muyuz
Geçirdiğim kazada pert olan aracımdan sonra bir daha araba almama kararındaydım ama zamanla bu kararımdan cayma gereğini gördüm. Yedi yaşında bisiklet kullanmaya başlamış, yaşamı süresince motorsıklet ve araba kullanmış biri olmam nedeniyle duraklarda otobüs ve minibüs beklemek çok ağır geldi bana. İnternet’ten bulduğum bir arabayı satın almak için gittiğim Bahçelievler’de oto gaz fiyatlarındaki değişiklik dikkatimi çekti. Kimi benzin istasyonunda iki yüz yirmi kuruş, kimisinde ise iki yüz kırk kuruştu. Silivri’de ise iki yüz kırk kuruş. Torunum Can Nevres’in Zonguldak’taki kep giyme törenine gitmek için yola çıktığımızda oto gaz fiyatlarında inanılmaz değişiklikler gördük. Dönüşümüzün son durağı Gaziosmanpaşa’ya vardığımızda FULL benzin istasyonuna girip depomu ful yaptırdım. FULL da ise oto gazın fiyatı iki yüz bir kuruştu. Eğer oto gazın fiyatı FULL da iki yüz bir kuruş ise, Silivri’de iki yüz kırk iki kuruşa satılan oto gaz için ne demeli? Buna kazıklanıyoruz demekten başka bir söz bulabilir miyiz? Serbest piyasanın kazığı diyerek sineye çekmek zorunda mıyız?
Silivri’de yıkımlar sürerken bunu memnuniyetle karşılamıştık. Zira özellikle sahilde kaçak yapılan binaların da yıkılacağını sanmıştık. Oysa sahilde bir tek RİSOS adındaki hilkat garibesi bina yıkıldı. Güya vidalı olan ve istenildiği anda sökülüp başka bir yere taşınabilecek olan AVOLAN a ise hiç dokunulmadı. Bırakınız yıkılmasını, yeni ekler yaparak varlığını genişletmeyi sürdürmektedir. Görünen o ki, Cemal Gürsel’in yazlığının bitişiğinde inşa edilmiş olan ve neredeyse insanların denize girmelerine engel olacak olan üç bina için de hiçbir işlem yapılmıyor. Günü birlik dinlenme tesisi adıyla inşaat ruhsatı alınmış bu binalardan birine Atlı Spor Kulübü diye bir levha takılmış. Merak edilen ise bu atlı spor kulübü üyeleri atları nerede yarıştıracaklar? Sahildeki kumsalda mı? O kumsalda ancak deve yarışı düzenlenebilir. Zira kumsalda en iyi develer yarıştırılabilir. Üç evden birine satılık ilanı asılmış. Oturum ruhsatı alınamayan bir binaya alıcı çıkar mı bilemiyorum?
RİSOS un ivedilikle yıkılmış olmasının nedeni ne acaba? Sahilde göz doldurucu güzel bir yapılanma olacağı için mi? Yoksa RİSOS a sahip olanlar yüzünden mi erken yıkıldı? Zira RİSOS inşa edilirken defalarca İstanbul’un gürültüsü nedeniyle kovmuş olduğu bu tesise kucak açamazsınız diye yazmış olmama rağmen yazdıklarım dikkate alınmamıştı ve RİSOS inşa edilmişti. Üstelik RİSOS un kurulduğu yer Mimarsinan köprüsünün iki yüz metrelik koruma alanı içinde kalıyordu. O zaman dediler ki; RİSOS un ortakları içinde AKP liler var. O yüzden inşaatına izin veriliyor. Bu durumda sormak gerekir. Eğer RİSOS AKP li ortaklar yüzünden ilk yıkılanlar arasında yer aldıysa, AVELON ve diğer geçici ruhsatlı üç binada kimler var ki bu binalar yıkılamıyor.
Halk Bankası Bankacılık Okulunun az yukarısında kamuya ait boş bir alan vardı. Halen var ama etrafı tel örgüyle çevrilip sahiplenilmiş. Bu konuyu daha önce de yazmıştım ama dikkate alan olmadı. O boş alan oldukça dik olan yolun kenarındadır. O yolu kat etmek zorunda olan bırakınız yaşlıları, genç olanlar bile zorlanıyorlar. Bu nedenle oraya belediyenin bir mini, park haline getirmesi gerekir. Ki, yorulanlar o mini parka konulan banklarda oturup dinlenebilsinler. O araziyi sahiplenip tel örgü ile çeviren kişi arazinin kesin sahibi olmak için ağaç fidanları dikmişti. Araziye sahip olması kesinleşmiş olacak ki diktikleri ile ilgilenmemiş ve kurumalarına göz yummuştur. Benim oy verdiğim CHP de fırsatçılığa yer olmamalıdır. Aksine fırsatçıların çanına ot tıkamalıdır.
Özcan Nevres

Özcan Nevres
Latest posts by Özcan Nevres (see all)
(Bugün 1, toplamda 60 kez ziyaret edildi.)

Özcan Nevres tarafından yayınlandı

15 Ağustos 1935 de Menemen’de doğdum. Esas mesleğim elektrik ve elektronik teknisyenliğidir. Gazeteciliğe 1958 yılında Ege’de yayınlanan Sabah Postası gazetesinde başladım. Hobilerim yazmak, okumak, tarihi eserler ve harabelerle ilgilenmektir.