Köpekler Başıboş Sokağa Bırakılmamalıdır

Köpekler Başı Boş Sokağa Bırakılmamalıdır
Yaklaşık beş gün önce üç tane azman sokak köpeği 15-16 yaşlarındaki bir çocuğa saldırdılar. Çocuk korkudan ne yapacağını şaşırmış durumda. İmdat, imdat diye bağırıyor ama boş bir alanda ona kim yardım edebilir ki? Uzakta olmama rağmen var gücümle bağırıyorum yere çök diye ama, sesim köpeklerin havlama sesleri arasında kaybolup gidiyor. O ara Kartal marketin sahibi koşarak gidip köpekleri dağıtıyor. Çocuk yanıma geldiğinde oğlum niye yere çökmedin? Böyle bir durumda kaldığında hemen yere çökmelisin dedim. Dediğimi anlayacak durumda değildi. Ben hemen belediyeye şikayete gideceğim dediğinde iyi edersin dedim. Halen yeterli köpek barınağı sağlayamamış olan belediyelere sormak gerekir. Köpeği kısırlaştırıp aşılarının yapıldığını belirten mini bir plaketi kulağına takmak yeterli olur mu? O köpekler o çocuğu parçalasaydılar o plaket o çocuğun yaşama tutunmasını sağlayacak mıydı?
Gelelim bu günkü olaya. Bir emekli öğretmenin Dalmaçya cinsi bir köpeği var. Bu köpeği her gün başı boş olarak gezmeye çıkarmaktadır. O köpeği gören bir kedi korkuyla bir arabanın altına kaçıyor. Köpek arabanın altına girip kediyi boğazından yakalayıp dışarı çıkarıyor. Köpek kedinin boğazına dişlerini geçirmeye çalışırken kedi belki de hayata tutunamayacak kadar ağır yaralanmış. Her tarafı kan revan içinde. Belediyenin veterinerine telefon ediyorlar. Veterinerlikten bir kutuya koyup buraya getirin diye yanıt alıyorlar. Köpeğin sahibi emekli öğretmen hanım ay çok fena oldum diyerek gözlerini kapatmakla yetiniyor. Kediye bu denli kötü saldıran bir köpek, saldırganlığı nedeniyle çocuklara da saldıra bilir. Bunun ceremesini kim ödeyecek? Bir de o kedi o denli ağır yaralı olmasaydı, kaçma gücü olsaydı ne olacaktı? Hangimiz yaralı bir kediye yakalaya bilecek bir cesarete ve yeteneğe sahibiz? Kedi kaçıp gidecek ve sığındığı bir kuytuda ölümü bekleyecekti. Bu işler veterinerliğe tahsis edilmiş arabaya hayvan dostlarımız yazmakla olmuyor. İcraat gerekir, icraat.
Hayvanları korumakla ilgili kanunun tüm maddelerine harfiyen uyulması gerekir. Gezdirilmeye çıkarılmış bir köpek hiç bir şekilde başı boş bırakılmamalıdır. Çilbirinden yani ipinden çok sıkı bir şekilde tutmak gerekir. Bunu yapmayanlar tespit edilip mutlaka cezalandırılmaları gerekir. Bu nasıl mı yapılır? Sokaklarda pek görmeye alışık olmadığımız zabıta memurlarıyla. Zabıtalar özellikle sahil kesiminde çok sık denetim yaparak başı boş bırakılmış olan köpeklerin sahiplerine hak ettikleri kadar yüklü bir ceza yazarlar. Sahipsiz olanları da toplayıp köpek barınağına götürürler.
Kızım Doktor Hediye Nevres Gün Amerika’da üniversite öğretim görevlisidir. Bir gün telefon ile görüşürken bir kaç günden beri çok meşgulüz. Oğlum Barış köpek almak istediğinden evimizin bahçesine tel örgü yaptırıyoruz demişti. Sizin evin bahçesi iki dönüm. Bir köpek için bu kadar masraf yapmaya değer mi dediğimde, burada köpeğini sokağa bırakanlara o kadar ağır ceza yazılıyor ki ödenmesi mümkün değil. Bu yüzden zorunlu olarak tel örgü yaptırıyoruz demişti. Peki ülkemizde durum nasıl? Bu güne kadar köpeğini sokağa saldığı için ceza almış bir tek kişi var mı? Yasalar ve kurallar mutlaka uygulanmalıdır. Uygulanmadığı sürece sık sık okuduğumuz köpek saldırılarını her zaman okumaya mecbur kalacağız.
Özcan Nevres

Özcan Nevres
Latest posts by Özcan Nevres (see all)
(Bugün 1, toplamda 99 kez ziyaret edildi.)

Özcan Nevres tarafından yayınlandı

15 Ağustos 1935 de Menemen’de doğdum. Esas mesleğim elektrik ve elektronik teknisyenliğidir. Gazeteciliğe 1958 yılında Ege’de yayınlanan Sabah Postası gazetesinde başladım. Hobilerim yazmak, okumak, tarihi eserler ve harabelerle ilgilenmektir.