Magandaya Bak Magandaya

Magandaya Bak Magandaya
Ben çöplerden nafakalarını çıkaran insanlara çok saygı duyarım. Zira onlar geri kazanımı mümkün olan her şeyi bir eşeğin bile çekmekte zorlanacağı el arabalarıyla çöp toptancısına götürerek nafakalarını çıkarırlar. Arabamla giderken yolumu kapatmış olan geri dönüşümcülerin yolu açmasını sabırla beklerim. İnanılır gibi değil ama ne yazık ki gerçek bir maganda terörüne tanık olduk. Ağır yüküyle yoluna devam etmekte olan çöp toplayıcısından kamyonet sürücüsü maganda yolu hemen açmasını ister. Sanki yol babasının malıymış gibi. Çöp toplayıcısı, magandanın bu isteğine karşı yolu hemen açamadığından maganda gaza basar ve çöp toplayıcısıyla birlikte geri dönüşüm çöplerinin üzerinden geçer gider. Bu vahşet olayı kameralar tarafından görüntülenmeseydi belki de olay trafik kazası olarak işlem görecekti. Oysa bu magandanın yaptığı bilerek, eski deyimiyle taammüden adam öldürmeye tam teşebbüstür. Çöp toplayıcısının şansı varmış ki üzerinden kamyonet geçtiği halde yaşamını yitirmemiş. Bu zavallı adamın yaşamı sürecek ama nasıl? Kırılan omurgası onarılsa bile bir daha o ağır yükleri taşıyarak nafakasını çıkarabilecek mi? Sanmıyorum. Zira omurga kırılması ömür boyu sakatlığa neden olabilir. Merak ediyorum. Bu magandaya işlediği suçun cezası verilirken sürücü ehliyetine ömür boyu el onulacak mı? El konulmadığı takdirde bu magandanın bir daha aynı şekilde kızdığı adamı veya adamları ezmeyecek mi? Yaşadıklarımızdan öğrendiğimiz kadarıyla bu gibi insanlar yaptıklarını defalarca tekrarlar. Bu nedenle bu gibi insanların sürekli gözaltında tutulmaları gerekir. Araç kullanmalarına izin verilmemelidir.
Magandalar artık Büyük Millet Meclisine bile girdiler. Hem de milletvekili danışmanı olarak. Bu danışmanlık ne iştir? Anlayan beri gelsin. Bir insan milletine hizmet etme becerisinden yoksun ise milletvekilliğine neden aday olur? Bu danışmanların hangi konularda uzmanlıkları var ki koskoca milletvekillerine danışman olabiliyorlar. Geçmişte belediye başkanlığına aday olduğumda kesinlikle her hangi bir danışmana gerek duymadım. Bir akrabam belediye başkanlığına aday adayı olmuştu. Ünlü bir şarkıcımızın ağabeyinden dolgun bir ücret karşılığında danışmanlık hizmeti almaya başlamıştı. Akrabamı uyardım. Danışmanın senin önseçimi kaybetmene neden olacaktır dediğimde bana yanlış düşündüğümü söylemişti. Yapma dedim. Seçmen bu aday adayı bu kenti yönetme becerisinden yoksun ki daha seçilmeden danışmanından yardım alıyor derler. Beni dinlemedi ve ön seçimde hezimete uğradı. Bir insan ne kadar bilgili olursa olsun. Böyle bir yerel seçimde seçmeni iyi tanımadığından çok büyük hatalar yaparlar. Bu nedenle bir insan topluma hizmet için kollarını sıvamadan önce, aday olduğu konuda kendisini en iyi şekilde yetiştirmesi gerekir. Hasbel kader seçilecek olursa hizmet etmek için seçildiği görevde asla başarılı olamazlar.
Silivri Belediyesi yöneticileri eski festival alanında ne yapmak istiyorlar? Belediyeyi yönetenler Silivri’ye çağdaş bir yönetici gözüyle baksınlar. Silivri’de halkın yaz aylarında serinleye bilecekleri bir park var mı? Çocuklara ve yetişkinlere havuz keyfi yaşatacak bir havuz var mı? Bu iş için eski festival alanı en ideal bir alan değil mi? Oysa belediye ne yapıyor? Çay bahçelerine alanlarını genişletme olanağı sağlıyor. Çay bahçeleri de yaza hazırlıklarını bahçelerinde görsel kirlilik yaratacak olan şemsiyelerle yapıyorlar. O şemsiyelerin altında oturmanın, ağaç gölgesinde oturmak kadar keyif verici olacağını hiç sanmıyorum. Oysa bu günkü teknolojide koca, koca ağaçlar köklerine zarar verilmeden toprağıyla başka bir yere taşınabiliyor. O halde neden şemsiye? Doğru olanı ağaç nakletmek değil mi?
Yaz kapıda sayılır. Zira zaman çok hızlı geçiyor. Boğluca deresi ise en az eskisi kadar kirlilikle akıyor. O kirliliğe neden olanlara belediyenin hiçbir yaptırımı yok. Görünen o ki, bu yaz sahilde gezenler ve çevresinde yaşayanlar yine Boğluca deresinin burun tıkatan kokusuyla yaşamaya mahkûm olacaklar. Denizde kirlilik ise yine diz boyu. Sahildeki tek olumlu çalışma RİSOS adlı tesisin yıkılmaya başlanmış olmasıdır. Sahildeki elli metre yasağın içinde kalan binalar da temizlendiğinde sahilde boydan boya göze hoş gelen iç açıcı bir düzenleme yapılmalıdır.
Özcan Nevres

Özcan Nevres
Latest posts by Özcan Nevres (see all)
(Bugün 1, toplamda 85 kez ziyaret edildi.)

Özcan Nevres tarafından yayınlandı

15 Ağustos 1935 de Menemen’de doğdum. Esas mesleğim elektrik ve elektronik teknisyenliğidir. Gazeteciliğe 1958 yılında Ege’de yayınlanan Sabah Postası gazetesinde başladım. Hobilerim yazmak, okumak, tarihi eserler ve harabelerle ilgilenmektir.