Tarih Tekerrür Ediyor

Tarih Tekerrürden İbarettir

 

Manşet gazetesindeki küçük bir haber dikkatimi çekiyor. Haberde Afganistan ordusunu Türk subaylarının eğiteceğini yazıyor. Bir çoğumuz bu haberi yeni bir olgu olarak algılamıştır. Afganistan ordusunu eğitimini ilk defa yapmış olmayacağız. Uzun süre ara verilmiş olsa da Afganistan ordusunun eğitimi gönderdiğimiz subaylarla ve Afganistan ordusu tarafından öğrenim için ülkemize gönderilen subaylarla uzun yıllardan beri sürdürülmektedir.

Yıl 1936 Riyaseti cumhur bandosu şefi Muhtar Hanyalı’ya Atatürk Afganistan ulusal marşını bestelemesi ve ordunun bando okulunu kurması ve bando öğretmenleri yetiştirmesi için emir verir ve gitmeden Ankara radyosunda bir veda konseri vermesini önerir. Muhtar Hanyalı yol hazırlıklarını sürdürürken bir yandan da konser hazırlıkları yapar. Bu konser tak kişilik bir konserdir. Gitarıyla mikrofon karşısına geçer ve müzikteki tüm hünerlerini gösterir. Parmakları teller üzerinde kıvrakça gezinirken gitarın kabinini de parmakları ile davul gibi çalarak seslendirir. Telefonlar Ankara radyosuna kilitlenir. Müzik sevdalıları bu orkestra hangi orkestra diye sormaktadırlar. Konser bittiğinde radyo spikeri Muhtar Hanyalı’nın tek kişilik müzik resitalinizi dinlediniz dediğinde dinleyiciler inanmak istemezler ve gerçeği öğrenmek için aralıksız telefon ederler.

Muhtar Hanyalı Afganistan ordusunu eğitmekle görevlendirilen subaylarla Afganistan’a gider. Görevi üç yıl sürecektir. Şah üç yıl sonunda Afganistan’dan ayrılmamasını ve görevini sürdürmesini rica eder. Tam dokuz yıl kalır Afganistan’da. Afganistan’dan döndükten sonra Ayvalık’a yerleşir. Ayvalık bandosunu kurar ve eğitir. Sağlığı deniz iklimine elvermediği için doktoru tarafından iklimi fazla nemli olmayan bir yere yerleşmesi önerilir. Onun için en ideal yer Ankara’dır. Ankara’ya yerleşince Basın Yayın Genel Müdürlüğüne baş mütercim olarak atanır.

Yıl 1955. Askerlik görevimi yapmak için 23 kasımda Ankara’ya gideceğim. Yolcu edilirken dedem elime bir mektup sıkıştırır. Bu mektubu Basın Yayın Genel Müdürlüğündeki teyzemin oğlu Muhtar Hanyalı’ya vereceksin der.

Ankara’ya vardığımda ilk işim Basın ve Yayın Genel Müdürlüğüne gitmek oldu. Muhtar Hanyalı’yı görmek istediğimi söylediğimde emekli olduğunu söylediler. Tam binadan çıkarken bir görevli arkamdan koşup geldi. Sizi Muharrem bey çağırıyor dedi. Gittim. İri yarı, babacan tavırlı bir adam. Giritli şivesiyle �ne yapacaksın Muhtar Hanyalı’yı� diye sordu. Dedemin teyzesinin oğlu olduğunu söylediğimde �Elenika kserzis� diye sordu. (Yunanca biliyor musun? Kserzo ma e boro na miliso dedim. (anlıyorum ama konuşamıyorum.) �Krimasam more, (yazıklar olsun) Muhtar gibi bir adamın yeğini Yunancayı bile öğrenememiş. Senin amcan on dil konuşuyor. Hem de ana dili gibi. Ben sana adresini vereyim evine git dedi. Adresi alıp gittim.

Muhtar amcam evde yoktu. Eşi karşıladı. Menemen’den geldiğimi söylediğimde hemen içeri buyur etti. Salonda oturduk. Salonun iki köşesinde birer asa dikkatimi çekmişti. Az sonra Muhtar Hanyalı geldi. Eşi �bak kim geldi. Teyzenin Menemen’deki oğlunun torunu � deyince birbirimize sarıldık. Daha ilk günde asalardan birinin Türkiye Riyaseti cumhur bandosu şefliğinin, diğerinin ise Afganistan Kraliyet Bandosunun şeflik asası olduğunu söyledi ve Afganistan’da yaşadıklarını anlattı.

Onun Afganistan arkadaşları subaylar sayesinde askerliğimde hiç ezilmedim. Muhabere Okulu komutan yardımcısı Muhtar Ayra ve birinci tabur komutanı Binbaşı İhsan Tarım Afganistan arkadaşıydı. Okulda eğitimim bittikten sonra İstanbul’daki Birinci Ordu Muhabere Tamir bölüğüne gönderildim. Bölüğümüzde bir Afganistan subayı vardı. Rütbesi yüzbaşıydı. Bölüğümüzde eğitim amacıyla bulunduğundan bizden biriydi. Milli marşlarını Muhtar amcam tarafından bestelendiğini, ordu bando okulunun Muhtar amcam tarafından kurulduğunu söyleyince iyi arkadaş olmuştuk.

Afganistan ordusuna 1936 da başlatılan eğitim desteği Taliban dönemine kadar sürmüştü. Tarih tekerrür ediyor ve Türk ordusu tarafından Afganistan ordusu yeniden eğitilmeye başlanıyor. Dostluğumuzun kalıcı olması dileğiyle.

Özcan Nevres

Özcan Nevres
Latest posts by Özcan Nevres (see all)
(Bugün 1, toplamda 73 kez ziyaret edildi.)

Özcan Nevres tarafından yayınlandı

15 Ağustos 1935 de Menemen’de doğdum. Esas mesleğim elektrik ve elektronik teknisyenliğidir. Gazeteciliğe 1958 yılında Ege’de yayınlanan Sabah Postası gazetesinde başladım. Hobilerim yazmak, okumak, tarihi eserler ve harabelerle ilgilenmektir.