İdam cezası geriye dönüşü olmayan ağır bir cezadır. Geçmişte insani duygularla idam cezasının kaldırılmasını isteyenlerdendim ama zamanla gelişen olaylar karşısında kaldırılmış olan idam cezasının tekrar uygulanmasını isteyenlerdenim.
Eskilerin bir sözü vardı. Kötü durumlarda bu işin çivisi çıktı derlerdi. Yıllar önce çok feci bir olayın acısını yaşamıştık. Hem de en derinden.
Üç tinerci, yani madde bağımlısı öğretmen bir kızımıza ve annesine tecavüz etmişler, gencecik öğretmeni öldürmüşler ve annesini de ağır yaralamışlardı. Sapık canavarlar yakalandı. Peki, yakalandı da ne oldu? Yargılandılar. Bizdeki dünyada eşi benzeri olmayan infaz yasasına bir de Rahşan Hanım affı eklenince bu sapıklar bırakıldılar. Günlerce komada kalmış olan o talihsiz anneyi düşünüyorum. Yaşadığı ruhsal sarsıntıyı, kızının gözleri önünde tecavüz edilip öldürülmesini unuta bilecek mi? Unutması olası mı? Hadi gel de bu işin çivisi çıktı deme.
Yine yıllar önce Fethiye’de Ölüdeniz’de yabancı bir ülkenin eşine ve kızına Fethiyeli bir berber tecavüz edip öldürmüştü. Yargılandı ve idam cezası aldı. Tüm avukatlar bu idam cezasına karşı çıktılar ve ne yapıp, edip bu caniyi ipten kurtardılar. Daha sonra tüm idam hükmü giymiş olanların idamını meclis onaylamadığı için tek bir cani bile idam edilmedi.
En son bombayı da kırk bin masum insanın katili Abdullah Öcalan yakalandığında patlattılar ve idam cezasını kaldırdılar.
Değerli okuyucularım. O günden bu yana cinayet olaylarının ne kadar arttığının farkında mısınız? Günümüzde kadınlara şiddet ve öldürmeler çok büyük boyutlara ulaştı. Nasıl olsa idam yok. Nasıl olsa infaz yasası sayesinde hapisten kısa zamanda çıkılıyor. Durum böyle olunca cani ruhlu insanlar insan öldürmekten hiç çekinmiyorlar. Eskiden ceza evleri zulüm evleriydi. Ceza evinden çıkanlar Allah beni bir daha buraya düşürmesin derlerdi. Günümüzde ceza evine düşenler ekmek elden su gölden yaşıyorlar. Yemekleri beğenmeyip kazan bile kaldırıyorlar.
Gelelim esas konuya. Üç gün önce canavarca katledilen kızımızın acısını en derin şekilde yüreğimizde duyuyoruz. İşin en acı yanı bazı sözüm ona dinci gazetelerin yazarları adeta canileri savunma yarışına girdiler. Bunlarda nasıl bir vicdan var ki bu yaşanan olaydan acı ve ar duyacaklarına, insan olarak utanç duyacaklarına oh olsun, iyi oldu havalarındalar. Yazıklar olsun demekten başka diyecek bir söz bulamıyorum. Bu olay beni o denli derinden yaraladı ki anlatmak olası değil. Haber kanallarına giriyorum. Tüm yorumlar bu genç kızımızın katledilmesinin üzerine. Bilgisayarımı açmak bile içimden gelmiyor.
Önümüzde seçim var. Açık açık söylüyorum. İdam cezasını kaldırma sözünü hangi parti verirse oyumu o partiye vereceğim. Bakınız oyumu o partiye vereceğim diyorum. Milletvekili seçilmek için parti olarak seçime girmeyip bağımsız aday olarak girecek olan kim olursa olsun o kişiye bırakınız oyumu vermeyi, günahımı bile vermem.
Günlerdir rahatsızlığım yüzünden yazmaya ara vermiştim. Yaşanan bu feci olay yüzünden yazmaya karar verdim. İnşallah sağlığım elverir de seçime kadar günlük olarak yazmayı sürdürürüm.
- Tükeniş - Haziran 24, 2016
- İnönü Krom Satmış - Haziran 24, 2016
- Konu Taksim Meydanı Olunca - Haziran 24, 2016